Sayın Cumhurbaşkanım Kocaeli’de son yıllarda gazetecilere saldırma hastalığı baş gösterdi.
Gazetecilere, güvenlik görevlilerine, doktorlara, itfaiyecilere (hala meslek grubu olarak tanınmıyorlar bu arada), tezgahtarlara, ATT’ lere, hemşirelere ve daha birçok meslek erbabına saldırılar Kocaeli’de de memleketimizin birçok yerinde olduğu gibi tam gaz devam etmekte.
Dikkatimi çeken nokta bu saldırganların bugüne kadar vali, vali yardımcısı, savcı, hakim, emniyet müdürü gibi sıfatlara sahiplere nedense hiç saldırmadıkları! Tabi buradan lütfen art niyetli bir düşünce çıkmasın, yani niye bunlara saldırılmıyor demek değil bunu yazmaktaki amacım.
Tam olarak demek istediğim, anlatmaya çalıştığım saldırganlık psikolojisi!
Yani sağlıkçıya saldıran hakime saldırıyor mu? Ben duymadım bugüne kadar. Hakim de sağlıkçıda vali de 657 sayılı DMK’ ya göre görev yapmakta. Yani hepsi devleti ve milleti için çalışırken bazı kendini kaybeden kişiler neden saldırganlık konusunda belli meslek gruplarına saldırıyorlar?
Devlet memuruna mukavemet etmek suç olmaktan mı çıktı?
Ve bazı değişik düşüncelere sahip kişilerin ağızlarından çıkan şu cümleler bir hayli ilginç “Abi doktor hak etmişti zaten”, “Hemşire anam kötü davrandı”, ”İtfaiye, ambulans geç geldi!” gelmekte.
Bunlar görevi başındaki memura ya da herhangi bir insana saldırmak için haklı gerekçe olabilir mi?
İnsan niye saldırır, Allah konuşmak için dil organını, düşünmek için beyni yarattı. Ellerimizi ve ayaklarımızı tekme atalım, spor olsun gibilerinden karşımızda her fikir çatışması yaşadığımıza saldıralım diye değil herhalde!
Eee Kocaeli’de gazeteciye saldırırlar milletvekilinin çiftliğine gittiğinde, seçimde Namık Kemal Lisesinde görüntü almaya çalışırken saldırırlar, sağlık müdürlüğünü eleştirdi diye yılların duayenini kelepçelerler, sabahın köründe yaşını başını almış, ailesi bu mesleğe gönül vermiş, yıllarca Kocaeli medyasına hizmet vermiş zatı kelepçelerler, yeni gazete kuranın camını kurşunlarlar, sapıkları yazan, rantçıları ifşa eden gazeteciye arabayla kaza yaptırmaya çalışırlar, maskeleri takıp silah çekerler, saatlerce takip ederler vs…..
Kocaeli Milletvekillerinden ses seda yok, birçok siyasi parti il başkanından çıt yok, Gazeteciler Cemiyeti, Baro ve tüm STK’lardan tekbir açıklama yok, hatta Kocaeli’de yıllardır gazetecilik yapan birçok isimden tek kelime yok.
Bu şehirde yılların gazetecisiyim diyen Galip, Cemalettin, Sadullah, Ömer efendilerin yazdıklarını çoğunlukla yanlı bulmama rağmen aynı olay kendi başlarına gelse en sert tepkiyi veririm.
Ben kendileri gibi mektepli gazeteci değilim, bu mesleği yaparken Kocaeli’deki gazetecilik mesleğinin geldiği noktayı görünce üzülüyorum.
Mevzu şu, bu ilde kendi isteğine göre basını dizayn etmeye çalışan bir ekip olduğuna inanıyorum, işine gelmedikleri kim varsa bertaraf etmeye çalıştıklarını düşünüyorum. Bu satırları eminim bu grupta değerli okuyucularımızla birlikte okuyacaklardır.
Kendilerine sormak isterim, bu ilde muhalif fikirlere sahip gazete olmayacak mı?
İktidara yakın bazı çevreler istediklerini yapabileceklerine inanıyorlarken, bunu Kocaeli’de halk, vatandaş, kamuoyu görmüyor mu sanarlar?
Belediye seçimlerinde İzmit merkezde binlerce “Hatırla” adlı kara propaganda yayını dağıtılıyorken sormak isterim Cumhurbaşkanımıza, Kocaeli AKP teşkilatı ne yapmış bu olan bitenlere?
Cumhurbaşkanlığı makamı yetkililerine sormak isterim, şahsım Kocaeli’de FETÖ dahil halka zarar veren birçok olumsuzlukla yıllardır mücadele ederken sizce Kocaeli AKP teşkilatı ve diğer birçok siyasi partinin bu ilde olan bitene ağzını açmaması normal mi?
Bir il emniyet müdürü var kentte Twitter’ dan neler yazdım kendine, kentte karakollarda neler oluyor, polisler nasıl çalışıyor haberi var mı çok merak ettim iki gün önce Başiskele karakolunda bazı polislerin konuşma ve davranışlarını görünce!
Faruk Bostan, Abdullah Kaya ve ben karakolda iki saatten fazla kaldık, gelen bir şey soruyor giden bir şey soruyor, ifade almaya bir türlü geçilemedi en az bir buçuk saat!
Dün Kocaeli Adliyesinde ise Faruk beyin aracına çarpan bu iki kişiye hazırlık savcılığında gördüm, bugün gazetemizde çıkan resimlerini görünce aman tanrım dedim , dün bir ara üç dört pet şişe su getirildiğini gördüm bunların savcı karşısına çıkmadan önce bekletildiği odaya, gözüm yok içtikleri suda yanlış anlaşılmasın. Bana ne içtikleri sudan, yedikleri lokmadan.
Başiskele karakolunda biz saatlerce beklerken su içermisin diye sorulmadı tabiki!
Bir vali yardımcısı var bu aralar yazmadığım (hani düne kadar ne işin var Bank Asya açılışında diye eleştirdiğim) emekliliğine sayılı haftalar kalanı diyorum, gazeteciye suikaste saldırıya yıllardır gıkı çıkmadı, ama dün Fikri efendiyle balık hali açılışında ağzı kulaklarında, ne güzel dünya bunlara!
Bir il sağlık müdürü vardı sabah akşam dava açardı, kendisine hakaret ettiğim gerekçesiyle, adama kaçtır fettullah sever yazıyorum, diyor mu ben sevmem artık, Allah belasını versin o Fettullah' ın diye bir söz, yok!
Bir kaymakam vardı, Derince’ nin anasını ağlattı, sorsan çok mühim işler yapıyordu sanarsın, ilçede nasıl anılıyor herkes az çok biliyordur.
Dün Başiskele’ deki kaymakam bugün Manisa’da, 9 ay geçici görevle Manisa’ya gidiyor, bir vali yardımcısı hem valilikte hem kaymakamlıkla ilgileniyor aylarca, ta ki geçtiğimiz bir iki ay öncesine kadar. Yeni gelen kaymakamda bugün ilin bütün gazetelerinde manşetlerde!
Bunca olay oluyor Kocaeli’de bir tane gazeteci Halk Gazetesinin sahibi Faruk Bostan’ın başına gelenleri yazmıyor?
Güngör Arslan’a demediğini bırakmayanlar 170 günden fazla tutuklu kalan şahıs serbest kalınca “ Geç gelen adalet ne kadar adildir”, bu adam bunca gün niye yattı diyemiyor!
Milletvekilinin çiftliğine giden gazeteciye saldırıp kanlar içinde kalmasına belli bir kesim ses çıkarıyor, yeterli bir ses çıkmıyor?
Kocaeli basınını kontrol altında tutmaya çalışan güçler olduğunu bir ben düşünmüyorsam , bu kadar olay olurken Berhan Şimşek’e dava açmayan vali yardımcılarını niye dava açmadığına dikkat çeken gazeteci, Şenol Ergüney ’in istifasını ilimiz için kayıp olarak niteleyen gazeteci, yılların adliye muhabirine eleştiri yazısı yazdı diye savcılığa şikayetçi olanlar, dünya kadar hastalığı olan rakı balık sever yazara sabah karga b… yemeden bileklerine bilezik takıp işlem yapılmaya çalışılan yılların İzmitlisi dahil bu ilde onca insan sıkıntı çekerken GAZETECİLER CEMİYETİ gibi önem verdiğim bir kurum bir gazeteciye suikast yapılması konusunda neden sus pustur?
Kocaeli halkı sizce olan biten hakkında ne düşünüyor dersiniz?
Belli ki bazı çevreler benim istediklerimi iyi anlayamıyor, anlamaları için ne kadar mücadele ettiğimi anlamazdan geliyorlar gibi!
Kocaeli bürokrasisinin halini biraz gözler önüne koymak istedim.
Bu şehirde gazetecilere saldırılırken kimseden neden ses çıkmadığını dile getirmek istedim.
Kocaeli milletvekillerinin bu kadar önemli bir olayda ilimizin neyle yüz yüze olduklarından en ufak fikirleri olmadığını dile getirmek istedim.
Tahir Büyükakın’ın dün Ankara’dan dönerken aracına arkadan çarpmışlar, kendisine geçmiş olsun demek isterim.
İzmit Çocuklarına yapılanları Kocaeli halkının artık daha net gördüğünü düşünüyorum.
İlimiz için mücadele eden Yeliz Koray’ı anmak istedim.
Değerli gazeteci kardeşlerime her türlü olumsuz davranışı öngören dizayn hastalarına bir küpe alıp vermek istedim. Bu sözlerim kulaklarına küpe olsun ilgililerinin.
Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı’yı öldürdüklerini zannedenler aslında bugün hala onları nasıl minnetle andığımızı anlayamasalar da, Türk halkı hala gazeteci yazarlarımızın söylediklerine sımsıkı bağlı görsünler istedim.
Çetin Emeç’in adını köprüden silersin, kütüphaneye verilir, ama yazdıkları, halkın gönlündeki yeri asla değişmez.
Dürüst bir hikayesi olan satın alınmaz, mertçe yaşayan biri korkmaz. Gazeteci halkın doğru bilgilenmesi için kalemi yazandır. Siyasetle, rüzgarın geldiği yönle kaleminin yazdıkları değişen değildir gazeteci.
Her şey güzel olacak, güzel günler göreceğiz diyerek sözümü bitirmeden önce bir sonraki yazımda Kocaeli bürokrasisinden ve milletvekillerimizden bahsedeceğim!
Saygı ve sevgilerimle
Yorum yazarak Kocaeli Halk Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Halk Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Halk Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Halk Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Halk Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Halk Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Halk Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Halk Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.